Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | yakın çalışmak | buddy v. |
Phrasals | ||
Phrasals | yakın çalışmak | buddy with v. |
Idioms | ||
Idioms | yakın çalışmak | touch elbows v. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | ile yakın çalışmak | work closely with v. | ||
It is true that I work closely with Minister Michel, but full metamorphosis has not yet taken place. Bakan Michel ile yakın çalıştığım doğrudur ancak tam bir metamorfoz henüz gerçekleşmemiştir. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | çok yakın ilişkiler içinde çalışmak | work hand in hand v. | ||
Idioms | (biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak | work hand and glove with (someone or something) v. | ||
Idioms | (biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak | work hand and glove with (someone or something) v. | ||
Idioms | (biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak | work hand in glove with (someone or something) v. | ||
Idioms | (biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak | work hand in glove with (someone or something) v. |